
2013-2015 yılları arasında Karadeniz'in en güzide şehirlerinden biri olan Giresun'u tanıtmak adına bağımsız yazarlarla başlattığımız Giresun Blog projemizle artık ilgilenemiyor olsak bile bu zamana kadar yazılmış olan birbirinden önemli yazıları sizlere arşivlemek istedik. Önemli bir kısmını da şehrimizin daha geniş kitlelerce tanıtımına destek olmak amacıyla Gezimingo seyahat sitesine aktardık. Dilerseniz birden fazla bağımsız yerel Giresunlular tarafından yönetilen sosyal medya hesaplarımızdan bizi takip edebilirsiniz.
Topal Osman Ağa’nın Naaşı Nerede?

Merhabalar! Bir Giresunlu olarak, şehrimizin insanından sual olarak aldığım konuyu cevap olarak size aktarmak istiyorum.
Birçok insan, şehrimizin mertlerinden olan Hacı Topal Osman‘ın nerede öldüğünü hatta naaşının nerede olduğunu bilmiyor. Sadece Giresun insanı için söylemiyorum. Giresun ile alakası olmayıp, tarih ile arası iyi olan insanların da okuyacağını varsayarak böyle bir yazı yazma gereği duydum.
Öncelikle şunu belirmeliyim ki sevgili dostlar; Topal Osman, gerçekleştirmek istediği hac ziyaretini gerçekleştiremeden öldüğü için, kendisine bedel olarak silah arkadaşı Kurtoğlu Hacı Hafız Mustafa hacca gönderilmiştir ve bu sayede Hacı Topal Osman Ağasıfatını almıştır. Bunu, bilmeyen arkadaşlarımız için söylemekte yarar buldum.
İlimizin koruyucusu Topal Osman, 27 Mart 1923 yılında Ali Şükrü Bey cinayetinin 1. derece suçlusu olarak sorumlu kılınmıştır. Ali Şükrü Bey ile Topal Osman Ağa birbirlerine çok yakın olduklarından dolayı devlet Topal Osman Ağa için şüphelenmiş, tez zamanda yakalamak istemiştir.
Ali Şükrü Bey‘in cansız bedeni, 1 Nisan 1923′de Çankaya’nın Mühye Köyü diye adlandırılan bölgesinde bulundu ve devlet Topal Osman hakkında aniden yakalama emri çıkarttı. Muhafız birliği tarafından 1 Nisan gecesi Topal Osman, Papaz’ın Bağında ki kendi evinde kıstırıldı ve sabah ışıklarının gözüktüğü saate kadar çatıştılar. Tüm silah arkadaşlarının ölümünü kendi gözleriyle gören Topal Osman Ağa, vücuduna aldığı sert mermi ile yere yığıldı ve yaralı olarak ele geçirildi.
Hızlı bir kan kaybı yaşayan ve acıyan yaralarını yüreğine gömen Topal Osman Ağa, hastahaneye götürülürken İsmail Hakkı Tekçe ( Tümgeneral ) tarafından verilen emirle, kafasına çok sayıda kurşun sıkılarak öldürüldü. Topal Osman Ağa‘nın cansız bedeni Çankaya Köşkü yakınlarında toprağa verildi. Daha sonra kardeşlerinin Atatürk’den ricası üzerine Topal Osman‘ın naaşı Giresun Kalesi‘nde Kuzey tarafında bulunan Kurban Dede mezarının yanına defnedilmiştir.
Fakat, 1925 yılının sonlarına doğru İstiklal Mahkemesi Heyeti Giresun’a uğrar ve Topal Osman Ağa‘nın mezarında bir Fatiha okurlar. Lakin İstiklal Mahkemesi Başkanı Kılıç Ali Bey, Osman Ağa’nın mezarını çok gösterişsiz bulur . ” Mustafa Kemal Paşa, Osman Ağa’nın vatanseverliğini çok takdir ederdi! ” deyip, Mustafa Kemal Paşa‘nın bu duruma çok üzüleceğini belirterek itiraz etmiştir. İstiklal Mahkemesi üyeleri Ankara’ya döner dönmez Mustafa Kemal Paşa hemen onlardan Topal Osman Ağa hakkında bilgi alır ve durumdan haberdar olur. Topal Osman Ağa‘nın, bu durumda olmaması gerektiğini belirterek, Giresun Kalesi‘nin en yüksek bölgesine bir anıt mezarı yapılmasını ve naaşının oraya nakledilmesini emreder. Topal Osman Ağa‘nın naaşı, Giresun Kalesi‘ne yapılan anıt mezarına nakledilir.
Yani; Topal Osman Ağa‘nın naaşı Ankara’da yahut bir başka bir yerde değil, şehrimizin kalesinde anıt mezarının içindedir.
İyi günler dilerim, esen kalın.
5 Comments
Leave a Reply
2013-2015 yılları arasında Karadeniz'in en güzide şehirlerinden biri olan Giresun'u tanıtmak adına bağımsız yazarlarla başlattığımız Giresun Blog projemizle artık ilgilenemiyor olsak bile bu zamana kadar yazılmış olan birbirinden önemli yazıları sizlere arşivlemek istedik. Önemli bir kısmını da şehrimizin daha geniş kitlelerce tanıtımına destek olmak amacıyla Gezimingo seyahat sitesine aktardık. Dilerseniz birden fazla bağımsız yerel Giresunlular tarafından yönetilen sosyal medya hesaplarımızdan bizi takip edebilirsiniz.
Tabiki Gresun Kalesinde .
Tabiki Gresun Kalesinde .
Sevgili Umut Kuş. Giresun Blog sayfasının Giresun’un tanıtımı için kurulduğunu düşünerek Giresun’un değerli şahsiyeti Topal Osman Ağa hakkında yazılan tüm kitapları okumama rağmen bu vakte kadar hiç bir kitapta rastlamadığım Ali Şükrü Paşayı Topal Osman’ın öldürdüğünü bu kadar kesin nereden öğrendiğinizi merak ediyorum. Size Dr. Rıza Nur’un mangal yürekli adam Topal Osman kitabını okumanızı tavsive ederim. Ben bu yazınızı iyi araştırılıp yazıldığını düşünmüyorum hiç bir meclis tutanağında dahi Osman Ağa Ali Şükrü Paşanın katili olarak yer almamıştır. Kurtuluş savaşına bölgeden fındık toplayarak Batum’da satıp oradan silah alıp kurtuluş savaşına iki tane gönüllü alay kurup Atatürk’ü canı pahasına koruyan Atatürk’ün en güvendiği insanlardan birisi olan “vatan sever Topal Osman” diye andığı kişinin bu yazıyı hak ettiğini düşünmüyorum. Yazınızı ve okuduklarınızı tekrar gözden geçiriniz.
Kesin olmayan hatta ismail hakkı tekcenin cumhuriyet alayının basına gecmek için Ağamızı indirmeye calıstıgını ve ali sükrü pasa giresundaki evde öldürülmüs oldugu söylenirken bile osman aganın papazın bagında olması celişkilerdr Kesin kaynak olmadan bu sekil bir yazı size yakısmamıs
Sevgili Umut KUŞ; Giresun Blog sayfasını severek ve ilgiyle takip ediyorum. Gazi Osman Ağa hakkında yazdığın bu güzel yazı içinde teşekkürler. Ancak Trabzon Milletvekili Ali Şükrü Bey’in öldürülmesiyle ilgili net bir bilgi yoktur. Her ne kadar resmi tarih ve kayıtlara göre senin yazdığın gibi olsa da.. Osman Ağanın canlı ele geçirilmesine rağmen İsmail Hakkı Tekçe tarafından katledilmesi soru işaretlerini artırmaktadır. Yani doğrudur dediğin bilgi hala karanlık bir sırdır. Atatürk’ün muhafız alay komutanlığını yapmış ve ülkenin kurtuluş mücadelesinde önemli görevler üstlenmiş bir halk kahramanının bu şekilde itham etmek hem yanlış hem saygısızlıktır. Kaldı ki Atatürk, Osman Ağayı çok sever ve sayardı. Sonradan anıt mezar yapılması ve gereken saygının gösterilmesini bizzat Atatürk istemiştir. O günün şartlarında gelişen olaylar yakın siyasi tarihimizin karanlıkları arasında ki sırrını korumaktadır. Lütfen bu hususu dikkate alarak yazınızı tekrar gözden geçirirseniz sevinirim..
Zafer ÇAMALTI
Gazeteci – Köşe Yazarı